Hamas Siyasi Büro Üyesi Gazi Hamad, Gazze’de kurtarılan Kürt Ezidi kıza yönelik İsrail’in iddialarını reddederek, kendilerinin en üst düzeyde yardım sağladıklarını belirtti. Hamad, İsrail’in bu konuyu çarpıttığını ve Filistin direnişini karalamaya çalıştığını ifade etti.
Hamas Siyasi Büro Üyesi Gazi Hamad, Rûdaw’da Senger Abdurahman’ın sunduğu öğle haber bültenine katılarak bölgede yaşanan son olaylar ve Gazze’de kurtarılan Kürt Ezidi kız hakkında değerlendirmelerde bulundu.
7 Ekim saldırısının yıldönümü öncesinde konuşan Hamas yetkilisi, İsrail’in savaşı sürdürmekte kararlı olduğunu belirtti.
Hamad, “Filistin halkı teslim olmayacak. Bedeli ne kadar ağır olursa olsun direnişten vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.
Gazze’den kurtarılan Ezidi kız hakkındaki İsrail’in iddialarını da reddeden Hamad, “Ezidi kıza en üst düzeyde yardım sağladık. İsrail’in anlattıkları yalan” ifadelerini kullandı.
Rehineler konusunda net bir sayı vermeyen Hamad, müzakerelerin devam ettiğini ancak İsrail’in bunu “katliamlarını sürdürmek için kullandığını” öne sürdü.
Hamad, “Öncelikli işimiz Filistin halkına karşı bu düşmanlığa son vermek için ateşkes ilan etmektir” dedi.
Bölgede savaşın yayılma riskine de dikkat çeken Hamad, “İşgalci devletin niyeti açık ve net; savaşı genişletmek istiyor. İran, Yemen, Irak, Suriye ve Lübnan’a yönelik tehditleri devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası toplumu İsrail’e karşı harekete geçmeye çağıran Hamad, “Tüm ülkelerden İsrail ile ilişkilerini kesmeleri ve bu düşman devlete yaptırım uygulamaları” talebinde bulundu.
“21 yaşındaki Ezidi kadın, kurtarılarak Irak’taki ailesine iade edildi”
İsrail Ordusu, IŞİD tarafından kaçırılan 21 yaşındaki Fevziye Emin Seydo’nun kurtarılmasında katkılarının olduğunu açıklamıştı.
İsrail Ordusundan yapılan açıklamada, “IŞİD bağlantılı terör örgütü Hamas’ın elinde bulunan 21 yaşındaki Ezidi kadın, Gazze’de on yılı aşkın bir süre rehin tutulduktan sonra kurtarılarak Irak’taki ailesine iade edildi” denilmişti.
Rûdaw: Gazze’den kurtarılıp Irak’a dönen Güney Kürdistanlı bu Ezidi kızın hikayesini eminim biliyorsunuzdur. Gerçek hikaye nedir ve nasıl gelişmiş?
Gazi Hamad: Düşman İsrail’in, kadınlar ve çocuklar da dahil olmak üzere Filistin halkının evlatlarına karşı işlediği onca suç ve katliamdan sonra yüzünü güzelleştirmek için her hikayeyi kendi lehine kullanmaya çalıştığını çok iyi biliyorsunuz. Ayrıca binlerce evi, onlarca hastaneyi ve yüzlerce devlet kurumunu yıktı. Bu yüzden her şeyden yararlanıp çirkin yüzünü güzelleştirmek için sahte bir hikaye anlatmaya çalışıyor. Bu bağlamda kendisi için başarılar elde etmeye çalışıyor ancak hikayenin yalan olduğu ve gerçeklerden uzak olduğu açıktır. Beş yıl boyunca Sosyal Kalkınma Bakanlığı’nda müsteşardım, bakanlıkta bu kızla tanıştım ve hikayesini ayrıntılı bir şekilde iyi biliyorum. Gazze Şeridi’ne ulaştığını öğrendikten sonra sosyal bakımını sağladık ve kendi evinde, çocukları arasında yaşaması için her türlü yardım ve desteği verdik. Çok özgürdü, istediği yere kendi isteğiyle gidiyordu. Hiçbir şekilde gözaltına alınmadı. Hiçbir şekilde üzerine herhangi bir kısıtlama uygulanmadı.
Söylediğim gibi, sürekli ilgileniyordum ve hatta Gazze’deki hayır kurumlarıyla koordinasyon sağlamıştık, böylece hayatının tüm gereksinimleri karşılandı. Onu kendi çocuğumuz gibi görüyor ve saygı duyuyorduk. Irak’a dönmeye çalışıyordu. Mısırlı ilgili taraflarla Refah Sınır Kapısı üzerinden Gazze dışına çıkması ve Mısır üzerinden Irak’a gitmesi için çaba gösterdik, ancak onaylı belge ve pasaport olmaması nedeniyle bunu yapmak çok zordu. Çok ciddi bir şekilde kızı Irak’taki ailesine ve akrabalarına geri döndürmeye çalışıyorduk. Her yolu denedik, ancak Gazze Şeridi’nin karmaşık durumu yardımcı olmadı. Kısaca söylemek gerekirse, Siyonist düşmanın yaydığı şey, yalanlarla dolu bir hikayedir. Çünkü kız Gazze’de çok normal bir hayat sürüyordu. İsrail hiçbir şekilde onu kurtarmak veya refahını iyileştirmek için bir operasyon yapmadı. Söylediğim gibi, bu kız normal ve doğal bir hayat sürüyordu, eşinin akrabalarıyla yaşıyordu. Biz de durumunu izliyor ve farkındaydık. Çünkü bu bizim görevimiz. Durumunun nasıl olduğunu, iki çocuk annesi olduğunu biliyorduk ve ona yardım etmek için her türlü çabayı gösterdik. Bu yüzden İsrail’in hikayesi sadece Gazze Şeridi’nin imajını bozmak ve Gazze mücahitlerini karalamak için bir girişimdi. Böylece kendi yüzünü güzelleştirmeye çalışıyor.
Rûdaw: Şu anda Hamas’ın elinde kaç rehine kaldı?
Gazi Hamad: İçinde bulunduğumuz çok zor durum nedeniyle kesin bir istatistiğim yok. Şu anda müzakere aşamasındayız, ancak işgalcinin bu müzakerelere devam etmek istemediği ve durumu Gazze Şeridi’ndeki katliamlarına devam etmek için kullanmak istediği çok açık. Ayrıca dünyayı müzakere etmek istedikleri konusunda kandırıyorlar, ama öyle değil. Son 10 ayda müzakere için çeşitli girişimler olmasına rağmen, işgalci devlet hiçbir zaman olumlu bir tutum sergilemedi. Aksine, öldürme sürecine devam ederek çok sayıda rehineyi katletti. İşgalci ordu 50-60 rehineyi kasıtlı olarak öldürdüğünü söyleyebilirim. Rehineler konusunda net bir tutum sergiledik ve esirlerin rehinelerle düzenli bir çerçevede değişimi için hazır olduğumuzu ilan ettik. Sanırım herkes durumun farkında.
Rûdaw: Savaşın bölgede genişleyeceğini, örneğin İsrail’in Irak’a da saldıracağını öngörüyor musunuz?
Gazi Hamad: İşgalci devletin niyeti açık ve net; savaşı genişletmek istiyor. İran, Yemen, Irak, Suriye ve Lübnan’ı tehdit etmeye devam ediyor. Batı Şeria ve Gazze’deki katliamları devam ediyor. Bu yüzden bu çılgın ve kontrol edilemeyen bir ülke, yasa dinlemeyen bir devlet. Öldürmek ve öldürmek istiyor. Kimsenin karşı koyamayacağı bir güç olduğunu kanıtlamak istiyor. Ne yazık ki Amerika, silah, siyasi kapsam ve lojistik destek konusunda sınırsız destek veriyor. İsrail, tüm sorunların ve istikrarsızlığın kaynağıdır. Bu yüzden düşmanla ilişkilerini normalleştiren ülkelerin tutumlarının ne kadar kötü olduğunu bilmeleri beni şaşırtıyor. Kendi gözleriyle her gün çocukların öldürüldüğünü görüyorlar, ancak ülkelerinde İsrail bayrağını dalgalandırıyorlar. Tüm ülkeleri İsrail’le ilişkilerini sonlandırmaya ve bu düşman devletin Ortadoğu’da suç işlemesini, her türlü kötülüğü, baskıyı ve uluslararası hukuk ihlallerini önlemek için yaptırımlar uygulamaya çağırıyorum.