ŞÜPHE ANALİZİ
Mesleğinin gereği olarak jandarma, polis, ajan, dedektif, gazeteci, savcı ve hakîm gerçeği öğrenme adına, olaya adı karışanlara şüphe ile bakar. Şüphe ile ayrıntılara inmek, endişenin düğümünü çözmek demektir. Arapça kökenli “şüphe” kelimesi yerine “kuşku” sözcüğü de kullanılmaktadır. Herhangi bir konuda; Zihinde ve gönülde kesinleşmemiş bilgiye, kararsız kalmaya “şüphe” denir. Gıdalarda, haberlerde, olaylarda, ibadetlerde, söylemlerde, karar vermede şüpheye düşülebilir. Şüphede aşırı gitmek ruhsal bozukluğuna neden olabilir. Şüphenin Panzehiri; Cenab’ı Allah’a tam teslim olmak, insanlara güven vermek, dürüst davranmak, şeffaf görünmek ve doğru bilgiye sahip olmaktır.
NEBEVİ UYARI
İnsanlığın örnek rol modeli Hazreti Muhammed’e (S.A.V.) kulak veren, yaşamında rehber edinen kişiler, haram ve batıl girdabına düşmezler. Şüphe konusunda bizlerin yoluna projektör tutan Hadis’i Şerif’te “Helal olan şeyler belli, haram olan şeyler de bellidir. Bu ikisinin arasında, halkın birçoğunun helal mi haram mı olduğunu bilmediği şüpheli şeyler vardır. Bunlardan sakınanlar, dinini ve ırzını korumuş olur. Sakınmayanlar ise zamanla harama düşerler. Tıpkı, sürüsünü başkasına ait bir arazinin etrafında otlatan çoban gibi, onun bu araziye girme tehlikesi vardır. Dikkat edin! Her padişahın girilmesi yasak bir arazisi vardır. Allah’ın yasak arazisi, koruluğu da haram kıldığı şeylerdir.”
ŞÜPHELİ GIDALAR
Kur’an’ı Kerim, Bakara Suresi: 172.Ayet’i Celilede “Ey iman edenler, size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin.” emri vardır. Besmelesiz kesilen ve yenmesi yasaklanan hayvan etlerinin marketlerde satışa çıkarılması, hileli yiyeceklerin çoğalması günümüzün problemlerindendir. Karpitli ve hormonlu tarımsal ilaçların kullanımı ile Kanserojen üreten GDO’lu gıdaların (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) varlığı da “şüphe alanımıza” girmelidir. Üzümünü ye, bağını sorma diyerek haram girdabına düşen topluluklar hep kaybetmişlerdir. Müttaki Müslümanlar, kazancı haram olan kişilerin sofrasına oturmamışlar, bazı sahabeler ise harama düşeriz endişesiyle, helal yiyecekleri yememişlerdir.
ŞÜPHELİ HABERLER
Günümüzde bilgi, iletişim, medya ve enformasyon araçları maalesef Irkçı Siyonizm’in tekelindedir. Adı açıklanmayan yetkililer, masa başında üretilen asparagas haberler, sosyal medya trollerinin manipülasyon tasarımları ve yazıları hep şüphe ile karşılanmalıdır. Doğru haber için, mutlaka 4N, 1K’nın (Kim, Neden, Niçin, Nerede, Nasıl) cevapları aranmalı, montajlı yapay zekâ hilelerine de dikkat edilmelidir. Kur’an’ı Kerim, Hucurat Suresi: 6.Ayet’i Celilede “Ey iman edenler, Bilmeden birilerine zarar verip sonra yaptığınıza pişman olmamanız için, yoldan çıkmışın biri size bir haber getirdiğinde doğruluğunu araştırın.” Geniş bilgi için, h24hbr.com’da “İslam ve Medya, Dördüncü Kuvvet” makaleleri okuyunuz.
ŞÜPHEDE AŞIRILIK
Karar vermede somut deliller aranmalı, şüphe uyandıracak davranışlardan da uzak durmalıdır. Her türlü aşırılık akıl sağlığı açısından sakıncalıdır, yoksa “Paranoyak Hastalığına” yakalanabiliriz. İslâm Dini “Vasat Ümmet” kavramından bahseder. Her zemin ve koşulda temkinli hareket etmeyi, aşırılıklardan uzak durmayı, orta yolu takip etmeyi benimsemiştir. Çünkü; Kur’an’ı Kerim, Bakara Suresi: 143.Ayet’i Celilede “Siz insanlara şahit olasınız, peygamber de size şahit olsun diye sizi aşırılıklardan uzak bir ümmet yaptık.” buyurmaktadır. Aşırı Şüphecilik, imanla küfür arasında tereddüt oluşturur, bu tehlikeli duygu da haram olan zan-önyargıyı, tecessüs-meraklanmayı ve gıybet-dedikoduyu tetikler.
MAKUL ŞÜPHE YASASI
Kişi kendi şahsına ait, İnternet Sosyal Medya Hasaplarından fotoğraf, karikatür, video paylaşımı, yorum ve yazı yazarken otosansürü de hesaba katarak, “Bin Düşünüp Bir Yazmak” deyiminin uygulanması, yerinde olacaktır. Atalarımızın söylemiyle, Araba devrildikten sonra yol gösteren çok olur. Günlük hayatta adli olay karşısında “Sosyal Medya” ilk incelenen belgedir. 2014 Yılında yürürlüğe giren 5271 sayılı Yasa ile birlikte, “Makul Şüphe” kavramı Ceza Yargılama Yasasına girmiştir. Yasanın 116. maddesine göre; Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği konusunda Makul Şüphe varsa, şüphelinin üstü, eşyası, konutu, iş yeri veya ona ait diğer yerler aranabilir denmektedir.
