1. Haberler
  2. Genel
  3. ÖVGÜDE KRİTER

ÖVGÜDE KRİTER

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala


Her şeyin kendine has bir kriteri vardır. Aşırı davranışlar, akıl sağlığı açısından da hoş karşılanmaz. Huzuru yakalama adına inancımız orta yolu seçmemizi önermiştir. Ödül vermek, teşekkür ile taktir etmek övgüden sayılmaz. Salon toplantılarında ıslık çalmak veya alkışlamak şeklinde tezahürde bulunmak ise ihtilaflı bir konudur. Övgüde aşırı davranana dalkavuk denir. Övgü, yerli yerinde dengeli ve ölçülü bir şekilde yapılırsa ibadete dönüşür. İnsanların doğuştan getirdiği zaaflardan bir tanesi de başkaları tarafından övülmek istemesidir. Övülme isteği bir kalb hastalığıdır, eğitimle tedavi edilmeye muhtaçtır.

ÖVGÜ NEDİR?
İnsanın yüzüne karşı veya arkasından iyi yönlerini anlatmak, nefsi okşayan güzel şeyler söylemek, üstünlüklerini ifade ederek değerini yüceltmeye “övgü denir.” Övgünün zıddı ise: zemmetmek, kötülemek, yermek, aleyhinde ayıplarını ortaya dökmektir. Ancak; Övgüye layık kimseleri toplum içerisinde erdemliliğin artmasına neden olabileceği gerekçesiyle hoş görülmüş olup, bazen teşvik edilmiştir. Övgüye lâyık olmayan zalim, fasık, ikiyüzlü kişileri övmek çirkin bir davranıştır. Övgüde aşırı gitmemeli, dengede kalmaya özen göstermelidir. Övgünün içerisinde nefsi kabartan abartı ve yalan olmamalıdır.

ÖVGÜNÜN ÇİRKİNİ
Yalan, yanlış da olsa başkasının övgüleri hoşumuza gider ve nefsani duygularımız okşanır, bizimle ilgili düzeltme amaçlı eleştirel öğüt içeren sözler ise canımızı sıkar. Sorumluluk üstlenmiş her düzeydeki yöneticinin mutlaka özeleştiriye açık olması gerekir. Mezhep İmamlarından Ahmet bin Hanbel: “Sizde olmayan meziyetlerle sizi övenin, başka bir gün sizde olmayan kötülüklerle yereceğini de unutmayın.” özdeyişi ile Lokman Hekim’in oğluna söylediği şu öğüdü benimsemek iyi olur. “Başkasının yanında kendini ve aileni övme.” Öğüt dinlemek, olaylardan ibret almak öğrenmenin en kolay yoludur.

ÖVGÜNÜN AŞIRISI
Aşırı övgü, muhatabının üzerinde bazen kibre, gösterişe, başkalarını hakir görmeye yol açabilir. Aşırı derecedeki övgüler, kişinin iç dünyasında gizlenmiş bulunan “kendini beğenme” hastalığını açığa çıkarır ve kişinin maneviyatında ayağının kaymasına neden olabilir. Dinimizde kişinin övünmesi de yasaktır. Çünkü; elde edilen her türlü maddi kazançlar, başarılar, mevki ve makamlar Cenab’ı Allah’ın verdiği birer nimettir. Kişi bunları unutur da övünmeye veya övgünün, etkisinde kalarak yaşamaya başlarsa, gaflet uçurumuna doğru sürüklenir kalbi kararır sonra katılaşır ve merhametten uzaklaşır.

ÖVGÜ ile YERGİ
Övgü ile yergi, zıt iki kavramdır. İnsan haklarını ihlal etmeden övgü ve yerginin dozajı kaçırılmadan zamanlamasına da dikkat ederek yapılabilir. Yermek; Herhangi bir şeyi gülünç, kötüleyici, incitici, aşağılayıcı, alay edici, iğneleyici bir dille anlatmaktır bu da dil afetlerinden sayılmıştır, günahtır. (Hucurat Suresi:11.Ayet) Hümeze Suresi; “İnsanları arkadan çekiştirip kaş-göz işaretiyle eğlenmeyi adet haline getirenlerin vay haline.” Akıl sağlığı açısından hiç hoş olmayan bu iki kavram, insan ahlâkının bozulmasına toplumsal yaraların açılmasına neden olur. Kişi ve kuruluşları hedef almayan övgü veya hiciv edebiyatı kültürümüzde olumlu karşılanmış, ibret alınarak güzel dersler çıkarılmıştır.

KUTSAL MESAJLAR
Güzelliği, zenginliği, mevkisi, makamı, şöhreti ve elde edeceği çıkarları için, kişileri yüzüne karşı övmek, şirin gözükmek inanç açısından tehlikeli boyut arzeder.
Ali İmran Suresi, 188.Ayet’i Celile; Yaptıklarıyla gururlanan ve yapmadıklarıyla övülmeyi sevenlerin, azaptan emin bir yerde bulunduklarını zannetme.
Hadis’i Şerif: Övülmeyi sevmek, insanı kör ve sağır eder. Kabahatlerini, kusurlarını görmez olur. Doğru sözleri, kendisine yapılan öğütleri ise işitmez olur.
Hadis’i Şerif: Onu bunu övüp duranları görünce, yüzlerine toprak saçınız.
Hadis’i Şerif: Karşılıklı övünmelerden sakınınız. Çünkü, bu davranış birbirinizi boğazlamaktır.
Hazreti Muhammed (S.A.V.) Mekke, Medine, Kudüs şehirleri ile İstanbul’un fethine katılan komutan ve askerleri övmüştür. Osmanlı Devleti’nde Bursa Ulu Cami imamı, mutasavvıf, Süleyman Çelebi Efendi Peygâmberimizi (S.A.V.) Mevlid’i Şerif ile övmüştür.

      

ÖVGÜDE KRİTER
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

H24 Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin