Yanarak can veren insanlar…
Yanarak can veren hayvanlar …
Onlarca ağır yaralı yanmış insanlar …
Onbinlerce dönüm yanmış araziler ve mahsuller …
GEÇMİŞ OLSUN DİYARBAKIR & MARDİN ÖYLE Mİ ?
Bu kadar basit işte … ne ölenin, ne kalanın hesabını şimdiye kadar olduğu gibi yine kimse bedel ödemeyecek ve yine kimse sorunun sorumluluğunu üstlenmeyecek.
Vekillerimiz yine olay yerine intikal edip fotoğraf verecek, birkaç yaralı ziyareti falan filan.
Yaklaşık 15-16 yıl önce Mardinlife gazetesinde müjde diye bir haber yayınlanmıştı. Bugün gibi hatırlıyorum. Dönemin çok çalışkanmış gibi görünen vekillerinden bir hanımefendi vekilimiz açıklama yapmıştı. Mardin’de Yanık Merkezini kuruyoruz diye. Sallamak bedava tabi, aradan geçen 16 yıl halen daha eğitim ve araştırma hastanesi olan ve afet risk seviyesi yüksek Mardin’de yanık tedavi merkezimiz yok.
Yaşadığımız yangın faciasında yanmış haliyle yaşam mücadelesi veren 46 vatandaşımız var. Civar şehirlerin yanık merkezi kapasitesi de yeterli olmadığı için canları Allah’a emanet.
Stajer vekil Muhammed Adak bir yana dursun, diğer vekil Faruk Kılıç her fırsatta fotoğraf çektirdiği Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile umarım bu sorunu daha başka canlar yanmadan da çözmeyi başarır, bizde minnet ve şükran duygumuzu yazarız.
Sağlık Müdürü Saffet Yavuz’un ön görü yeteneği gelişkin olmasına rağmen yanık merkezinin kurulmamış olmasına dair vereceği cevabı da beklemekteyiz.
Yangının çıkış sebebinin gerçekliği halen muammalı, DEDAŞ devlet ve siyaset gücünü kendisine kalkan yapmış haliyle hemen Ak U Pak açıklamaasını yapı kendisini akladı ve bu benim suçum değil dedi, ama elektirik direğinden düşen kıvılcımın hem bir can alışını, hemde alev alev yanan Mezopotamya görüntüsünü nasıl ışılttığını ise önümüzdeki günlerde göreceğiz. Bakalım o açıklama ne kadar Ak U Pak…
Anız sebep oldu diyenlere gelince. Anız sorunu yıllardır süren ve toprağın anasını ağlatan bu sorunu kim çözecek ? tabi ki başta Tarım il müdürlüğünün denetimi ve caydırıcı tedbirleri çözdürecek.
Bunu kimle çözecek tabi ki jandarma ve güvenlik destekleriyle.
O zaman şu Tarım İl Müdürüne de sormak gerekir. Tarımsal kalkınmada Oscar kazanmaya layık başarılarınıza bunu niye ekleyemediniz. Köylüden mi korktunuz dicem ama eğer öyleyse Allah’tan ve yasalardan korkmadınız ?
Ya da Jandarma Alay Komutanımıza da sormamız gerekiyor ? acaba Jandarma denetimlerinde göz yumma, ya da ihmal gösteren personeller olabilir mi ?
Artuklu Belediye tarihinin gelmiş geçmiş en başarısız Başkanı M.Ali Amak olay yerinde kolu kırıldı. En başarısız başkan diyorum çünkü henüz çalıp çırptığı, ruhsat rantı yarattığı, eş dost, dayı yeğen ilişkisine belediyeyi peşkeş çektiği bir başarı ve becerisi görülmedi. Adam Yangına gitti ve kolunu kırdı.
Son soruyu ise Mardin Valisi sayın Tuncay Akkoyun beyefendiye cevaplamasını umud ederek soruyorum.
Kendini şeyhül islam ilan eden çakma İslamcıların olduğu
Önüne gelenin boş beleş işlerin kanaat önderi ilan edenlerin
Siyasi donatısı bir yana, insan vasfı düşük siyasetçilerin olduğu
Bürokrat desen vicdanın elvermediği koltuk sevdalısı yalaka heriflerin kol gezdiği
Zalimin zulmettiği, zulme uğrayanın sustuğu bir platformda
Allah size nasıl bir sabır ve güç verdide çıldırmadan görev yapmaya devam edebiliyorsunuz ?
Şimdi herkes post paylaşıp yanan memlekete dilek temennisi sunmaya devam etsin. Bu gidişle sadece topraklarımız değil, canlarımız değil, hayvanlarımız değil, istikbalimiz yanacak.
Keşke yanan iki ayaklı hayvanlarımız olsaydı ….
Murat Çuhadar
Türkiye’nin Yaşam Koçu